FIKRALARIMIZ.COM

Komik Fıkraları Okuyun

Köylü Fıkraları

ANA SAYFA > - Köylü Fıkraları

Hocanın Kızı Fıkrası

Köy İmamı bir gün köylülere konuşma yapıyormuş. Hoca köylülere kızlarınız açık giyiniyor, makyaj yapıyor, kızlarınıza söyleyin, kendilerine dikkat etsin, böyle yapmasınlar demiş. Köylüler hoca bunları senin kızın da yapıyor demişler. Hoca ise şöyle demiş;

- ALLAH VAR ŞİMDİ, BİZİM KIZA DA YAKIŞIYOR HA... demiş.

Köylü Fıkraları, Aysima paylaştı

Allah'In İzniyle Fıkrası

Bir adam çiftliği için inek almaya gidiyormuş. Yolda arkadaşını görmüş. Arkadaşı:
- Hayrola nereye böyle, demiş. Adam:
- Benim çiftlik için inek almaya, demiş.
Arkadaşı ise:
- Neden öyle diyorsun? Allah'ın izniyle desene, demiş. Adam:
- Ne gereği var. Cebimde para var mı var, gideceğim yer belli mi belli, demiş.
Gelirken de arkadaşı tekrar adamı görmüş ve eli boşmuş. Arkadaşı:
- Ne oldu alamadın mı ineğini, demiş. Adam da:
- Allah'ın izniyle paramı çaldırdım, demiş.

Köylü Fıkraları, fikralarimiz.com paylaştı

Hoo!.. Fıkrası

Doğu köylerinden birinde, kış kıyamette, adamın birisi ölmüş. Köylüler cenazeyi kızakla mezarlığa götürüyorlarmış. Ama daha mezarlığa varmadan, kızak da, öküzler de çamura saplanmış. Köylüler uzaktan öküzlere bağırmışlar çağırmışlarsa da, kimse çamura girmeyi göze alamamış.

O sırada, birisi, bakmış ki; dirilerden hayır yok, ölüye seslenmiş :

- Ulan, öldün öldün de, öküzlere bir "Ho!" diyemeyecek kadar mı öldün, mübarek?

Köylü Fıkraları, emir paylaştı

Ekmaanan Ye Fıkrası

Çankırılı çocuk annesiyle tarlaya gelmiş. Öğleye doğru acıkmış. Annesi bir tasa ekmek doğrayıp üstüne süt döküp vermiş. Bir ağaç gölgesinde ekmekli sütü kaşıklarken bir yılan gelmiş. Çocuk yılanı görmüş ama ses etmemiş. Yılan yavaşça süzülüp sütten içmeye başlamış. Yılan içmeye devam ederken çocuk yılanın kafasına kaşığın sırtıyla pat diye vurmuş;
– Ekmaaanan ye! Ekmaanan ye!

Köylü Fıkraları, muhammet doğan paylaştı

Dört Arkadaş Fıkrası

Dört arkadaş anlaşmışlar tarlaları birlikte biçeceklermiş. Birinci gün sabah bir araya gelmişler, çok erken toplandık kırağı düşmüş, kuruyunca gelelim deyip geri dönmüşler köy odasına. Geyik muhabbet derken akşam olmuş.

İkinci gün öğlen gitmişler, öğlen sıcağında yanarsak yarın hiç çalışamayız demişler en iyisi ikindi gibi gelelim. Daha çok tarla var biçmemiz gereken. Hem serinde daha hızlı çalışırız. Köy odasına geri dönmüşler, geyik muhabbet derken akşam olmuş.

Üçüncü gün gelmişler ikindi vaktinde, hava serinlemiş. Hafif de esiyor artık. Bir ateş yakalım üşürsek ısınırız akşama doğru demişler. Ateşi yakmışken bazlama koymuşlar köze. Patates pişirmişler falan derken akşam olmuş. Yine iş yok. Eve dönmüşler. Yarın demişler iyi çalışalım, Maazallah yağmur falan yağarsa ekin tarlada kalır. Beşinci gün, altıncı gün derken köye biçerdöver gelmiş. Arkadaşlar biçerdöveri görünce başlanmışlar söylenmeye. Aynı bebe mi var ki moturda. Geçen senekiyse ben vermem valla. Gerçi biçmek en güzeli ama...

Köylü Fıkraları, fikralarimiz.com paylaştı

Oylar Nereye Gider? Fıkrası

1954 Seçimlerinde oyunu kullandıktan sonra, köylü seçmen geri döner.
- Bey pusulamı geri istiyorum.
- Geri verilmez, niçin istiyorsun?
- Adres yazacağım.
– Adres yazılır mı be Adam!..
- Geçen seçim adresi yazmadık, oylar başka partiye gitti de...

Köylü Fıkraları, fikralarimiz.com paylaştı

Oğlanın Dedesi Fıkrası

Köylünün biri oğlunu şehirden evermiş. Oğlan bir süre sonra şehre taşınmış. Kendine göre iş bulup çalışıyormuş. Bu arada bir de erkek çocuğu olmuş. Adam hem pazardan masrafını almak hem de torununu görmek için şehre gitmiş. Tabi gelirken heybesini hediyelerle doldurmuş. Her ne yaptıysa gelinine yaranamamış. Şehre indiğinde doğruca oğlunun evine gitmiş. Daha eve girerken gelininin memnun olmadığı belli oluyormuş. Odaya geçmişler. Adam torununu kucağına alıp severken bir ara gelin:

- Oğlumun dedesi geldi, gelmeden gidesi geldi, demiş.

Adam çok içlenmiş, öfkelenmiş ama sezdirmemeye çalışmış. O da:

- Dedesinin adı Durali, bugünde buralı, yarında buralı demiş.”

Köylü Fıkraları, ece nur paylaştı

Karpuzlar Fıkrası

Bir karpuz tarlası olan çiftçi, her akşam tarlasına çocukların dadandığını ve birkaç karpuzun eksildiğini fark etti. Epey düşündükten sonra, tarlaya bir uyarı levhası koymaya karar verdi. "Dikkat! Karpuzlardan birine siyanür enjekte edildi!"
Ertesi akşam karpuz yiyemeden kaçan çocukları keyifle izledi. Bir hafta sonra, çiftçi tarlasında geziyordu. Karpuzlarını kontrol ederek, eksik olmadığını düşünürken gözü kendi levhasının yanına konan bir levhaya ilişti.
"Şimdi o karpuzlardan iki tane var!"

Köylü Fıkraları, Tuğba paylaştı

Okula Götürüyorum Fıkrası

Bi tane adam varmış bu adam hep şehirlerde yaşamış kaymakam olmuş bir gün bir yere giderken bi köyün içinden geçiyorlarmış yanlarındanda bir tane köylü eşşeğiyle geçiyormuş kaymakam şöförüne demişki
- birazcık durda şu adamla dalga geçelim demiş
camı açmış
- nasılsın amca demiş adama ama böle ukala ukala gülüyormuş adamda
- iyiyim evlat sen nasılsın demiş kaymakamm iimmm
- amca sen bu eşşekle nereye gidiyonsun demiş köylüde demişki
- okula götürüyorum okursa kaymakam okumassa eşekk gibii kalır demiş

Köylü Fıkraları, rümeysa paylaştı

Eşek Sıpası Fıkrası

Köylü, yeni doğan bir sıpayı kucağına almış evine dönerken, iki ilkokul öğrencisi kendisine takılır ve:

- Hayrola amca, derler. Oğlunu nereye götürüyorsun böyle?

- Adam, kendine yapılan bu terbiyesizliğe aldırmamış görünerek cevap verir:

- Gittiğiniz okula kaydını yaptıracağım.

Köylü Fıkraları, SEMİH paylaştı

Kuş Sanmış Fıkrası

Saf köylü, kente iş için gelmiş. Bir evin penceresinde gördüğü papağanın renk renk tüylerine hayran oluyor.
- Allah'ım... Ne güzel canlılar var...
Tam o sırada papağan konuşmaya başlıyor:
- Ne bakıyorsun?
Köylü, neye uğradığını şaşırıyor:
- Kusura bakma hemşehrim. Seni kuş sandım da...

Köylü Fıkraları, sezai paylaştı

Şemsiye Fıkrası

Susuzluktan kıvranan bir köy halkı, nefesi kuvvetli, "Bir dua etti mi gökten rahmet boşalıyor" diye namı yürüyen kasabadaki hocaya haber salıp getirmişler. O gece hoca efendi, bir güzel ağırlanmış, yedirilmiş, içirilmiş sabah namazından sonra hep birlikte yağmur duasına çıkılmış Hoca dua etmiş, köylü ellerini açıp amin demiş, dua bitmiş, köye dönüyorlar, onlar yağmur beklerken hava açmış, pırıl pırıl güneş... Köye yaklaşırken, homurtular başlamış:

-Ne biçim hoca bu yahu? -Hani bir okuyacak bir üfleyecek, gök gürleyecek yağmur yağacaktı...

-Güya karşı köye gitmiş, daha ellerini açıp duaya başlarken, gökten rahmet boşanıvermiş... Sonunda muhtar hocanın yakasına yapışmış:

-Hani hoca yağmur yağacaktı ne oldu? Hoca dönmüş:

-Size yağmur yağmaz!

-Niye yağmasın? Hocaysa hoca, duaysa dua, daha ne istiyorsun?

-Siz bana güvenmediniz!

-Ne demek güvenmedik? Güvenmesek kasabadan alır buraya getirir miydik? Aldık, getirdik, paranı peşin verdik, sen dua ettin, biz amin dedik, daha nasıl güveneceğiz?

-Siz yalnız bana değil, töğbe estağfurullah, Allah'a da güvenmediniz... Sizin kalbiniz bozuk! Köylü hep birden itiraz etmiş:

-Haşa sümme haşa, nereden çıkarıyorsun bu lafları? Hoca efendi elindeki şemsiyeyi göstermiş:

-Bre zındıklar eğer güvenseydiniz, hepiniz yağmur yağacak diye şemsiyelerinizi yanınıza alırdınız. Hani nerede şemsiyeniz? Bir ben güvendim, şemsiyemi aldım o da yetmedi!...

Köylü Fıkraları, fikralarimiz.com paylaştı

Diğer Sayfalar: 1 [2]3

Köylü Fıkraları Arşivi

FIKRANIZI EKLEYİN